Pazar, 01.December.2024                                                                                      Siz Değerli Konuklarımız Sitemize Hoşgeldiniz   

Menü
KatagorilerMenü
Atatürk [9]
Giresun [3]
İbretlikler [2]
Peygamberimiz(S.A.V) Ve Dini Bilgiler [15]
İki cihan güneşi kaainatın efendisi gözümüzün nuru. Dünya ve ahiretin saadet incisi.......
OylarınızMenü
Sitemizi Nasıl Buldunuz?
Toplam Cevaplar: 60
BilgiMenü

Bütün Kullanıcı Adedi: 2
Konuk: 2
Kayıtlı: 0
Foruma GirişMenü
Main » 2010 » Şubat » 21 » Giresun Tarihi
5:20 PM
Giresun Tarihi
Giresun Tarihi



Giresun, Anadolu'nun kuzeydoğusunda, yeşille mavinin kucaklaştığı Karadenizin inci kentlerinden birisidir. Şehir, denize doğru uzanan yarımadanın üzerinde yer almaktadır. Yarımadanın karşısında Karadenizin tek adası olan Giresun Adası (Aretias), kentin bir kolyesi gibi durmaktadır.
Şehrin nerede kurulduğu ve kimler tarafından iskan edildiği konusu tartışmalıdır. Bu tereddüt M.Ö. 350 yıllarına ait kaynaklarda da yer almaktadır. Coğrafyacı Strabon, Farnakia dediği şehrin; bugünkü Giresun kentinin olduğu yerde kurulduğu üzerinde durmuştur. Romalı idareci Arrien Farnakia'nın eski adının Kerasus olduğunu belirtmiş ve buranın Sinoplular tarafından kurulduğunu yazmıştır.
Şehir hakkında Roma, Bizans ve Rum Pontus İmparatorluğu dönemine ait tatminkar bilgiler yoktur.


Eski Anadolu tarihi araştırmalarında, şehir ve kasaba tarihlerinde dil incelemeleri sonucunda, bu bölgede M.Ö. 2000'li yıllardan beri Türk varlığının mevcut olduğu anlaşılmıştır.

M.Ö. 7.y.y.da İskitlerin Karadenize göç etmesi ile Oğuz unsurları da bu bölgeye yerleşmişlerdir. Bu bölgede Oğuz boylarından Yazır, Döğer, Avşar, Karkın, Halaç'ların; Akhun, Kuşan, Peçenek, Hazar, Hun, Kıpçak Türklerinin yerleşimi mevcuttur.

Karadeniz bölgesinde, ilk ve orta çağlarda, İskit, Kimmerler, Hun, Hazar, Bulgar, Uz, Peçenek göçlerinin sonucu Türk iskanının olduğu, Karadeniz ağızlarının fonetik ve morfolojik yapısıyla birlikte yer adlarından da anlaşılır. Giresun'un batı yakasındaki Çıtlakkale mahallesinin adının Deliorman ve Selanik civarından gelerek buraya yerleşmiş olan Türk topluluğu Çıtaklardan geldiği, bölgede konuşulan lehçenin ve kültür unsurlarının Çıtak ve Gagavuz Türklerinin ki ile benzerlik gösterdiği görülür.

Hitit İmparatorluk dönemi tabletlerine dayanan tarihi kaynaklarda, Giresun'un Azzi Bölgesi sınırları içinde kaldığı anlaşılmaktadır. Karadeniz bölgesinde 90'a yakın koloni şehri kuran Miletoslular, Giresun ve Tirebolu şehirlerinin de kurucularıdır. Amaçları bu bölgeyi kendilerine yurt edinmek olmayıp, buraların her türlü yer altı ve yer üstü kaynaklarını sömürmekti. Bu yüzden yerleşim birimlerinin korunabilecek kısımlarını alıp buralara yerleşmişlerdir.


Çevresinde önemli gümüş ve demir üretim yerleri olan Giresun'a Romalılar tam bir hakimiyet kurmamışlardır. Onların döneminde bu bölgede para basıldığı rivayet edilmektedir. Roma idaresinin ilk dönemlerinde Romalı yazarlardan Ammianus Marcel'e göre Romalı komutan Lucullus buraya geldiğinde yabani kiraz ağaçlarını görmüş ve bu ağacın fidanlarını Roma'ya götürmüştür. Bu bilgi kirazın dünyaya Giresun'dan yayıldığı inancının kaynağı olmakla birlikte Roma'da daha önce de kirazın varolduğu belirtilmektedir. Giresun Romalıların ardından Bizanslıların denetimine geçmiştir.
Bizans egemenliği döneminde Yunan medeniyetinin büyük bir hızla gelişip yayılmasına karşılık, Yunan soyu gittikçe zayıflamıştır. Bu sebeple, Bizans İmparatorları, ülkelerinin içerisinde yaşayan ve başka soydan gelen insanları asimle etmeye çalışmışlar ve bu yolda en çok dil ve dinden yararlanmışlardır. Doğu Karadeniz'in ormanlık alanlardaki kabileleri itaat altına almak için ormanlar kesilerek yollar açılmış, yol boylarına muhafız kulübeleri yapılmış, hatta bir miktar Hıristiyan Bulgar Türk'ü de getirilip bölgeye yerleştirilmiştir. Bizanslılar bu yolda çaba harcarken 705 yılında ilk kez Müslüman Arap orduları bölgeye gelip İslamlığı tanıtmaya başlamıştır.

Anadolu Selçuklu Devletine vergi vermeyi kabul eden ve 1244'te Moğolların egemenliği altına giren Trabzon Türklerin bir eyaleti haline gelmiştir.

Trabzon'a bağlı bulunan Giresun ve çevresi Moğol nüfuzu altına girmiştir. İşte bu sırada, Oğuzların Üçok koluna mensup boylardan biri olan Çepniler; Ordu, Giresun ve Trabzon illeri sınırlarına yerleşmeye başlamışlardır.

Bayram Bey, Ordu ve çevresini kontrol altına alan Çepni Türkmenlerinin beyidir. Oğlu Hacı Emir Bey döneminde bu bölgeye "Bayramlu Beyliği" denilmeye başlanmıştır. O da aynı şekilde Trabzon Rum İmparatorluğunu sıkıştırmaya devam etmiş olup, Hacı Emir Beyin Oğlu Emir Süleyman Bey de, 1397'de Giresun'u fethetmiştir.

Böylece onun zamanında Giresun ve çevresinin fethi ve Türkleşmesi tam manasıyla sağlanmıştır. Bu beylik iç ve dış çatışmalar sonucu zayıflayıp Sivas Hükümdarı Kadı Burhaneddin'in hakimiyetine girmiş ve dolayısıyla Giresun da bu devletin sınırları içinde kalmıştır.


Bugüne kadar yanlış bir kanaat olarak Giresun'un Türkleşmesi Fatih Sultan Mehmet'in 1461'de Trabzonu fethiyle beraber gösterilmiştir. Giresun'un Osmanlı Devletine bu tarihte katıldığı doğrudur. Oysa Giresun'un Türkleşmesi 1397'de Bayramlu Çepni Türkmen Beyi Emir Süleyman Beyin Giresun'u fethetmesiyle gerçekleşmiştir. Bu yanlış kanaat yüzünden Giresun'da onun adını taşıyan hiçbir eser bulunmamaktadır. Dolayısıyla Giresun'un ilk fatihi tanınmamaktadır.



Giresun Anlatılmaz sadece yaşanır.


Güzel Giresun Gelin Ve Görün

Category: Giresun | Views: 1083 | Added by: defaultNick | Rating: 0.0/0
Total comments: 0
Name *:
Email *:
Code *:
Arama
Takvim
«  Şubat 2010  »
PzPztSaÇrşPrşCuCmr
 123456
78910111213
14151617181920
21222324252627
28
Arşiv Girişi
Block title
Block content
Faydalı Linkler
  • www.mesudum.ucoz.com
  • www.tnctr.com
  • www.portableturk.com
  • www.zaman.com.tr
  • www.milliyet.com.tr
  • http://www.btjunkie.org

  • Gördüğünüzde size Allah'ı
    hatırlatan, konuştuğunuzda da
    bilginizi artıran ilmiyle
    de size ahireti hatırlatan
     sizin için en hayırlı arkadaştır.

    H.Z. MUHAMMED (S.A.V.)


    Ey yiğit!
    Yazgıya bahane bulma,
    Yükleme kendi suçunu başkasına.
    Suçunu gör,dönüp de etrafında
    kendinin.
    Kendindendir,gölgeden
    değil
    çektiklerin. Ne yaptın
    da sana dönüşünü görmedin?
    Ne ektinde ektiğini biçmedin?
    Eylemlerin ruhundan ve
    bedeninden doğar.
    Çocuğun gibi sonra gelip
    eteğinden tutar.
    MEVLANA



                                                                                                                                                                    UYARI!

    Yüklenen Programlardan vb. Şeylerden Çıkacak Sorunlardan www.paylasiyoruz.ucoz.com ekibi Sorumlu  Değildir.Not:Yapılacak yorumlardan şahısların tamamen kendileri sorumludur.Yapılan yorumlar sitemizi hiç bir şekilde bağlamaz.Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
    Neleri kabul ediyorum:
    ... ip adresimin kaydedileceğini
    ... adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını
    ... yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu
    ... yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini
    bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım...

    Şikâyet Olması durumunda Programlar Vb. Şeyler Sitemizden Derhal Kaldırılacaktır.© 2024